Tencere siyasetin dengelerini değiştiriyor

Tencere siyasetin dengelerini değiştiriyor

31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kaldı. Seçmen, iktidarın da ana muhalefetin de adaylarına karşı soğuk. Mitinglerinde beklenen kalabalıkları toplayamıyorlar. Mitinglerde, kendi belediyeleri de olsa ücretli katılımcılardan medet umuyorlar. Özellikle büyük şehirlerde mahalle baskısının daha az olduğu yerleşim yerlerinde her iki partinin de adayları panik içindeler.

İktidar ve ana muhalefet bir bütünün parçasıdır; bunların
yapabileceği bir şey yoktur. Biri icraat diğeri ise teftişten sorumludur.
Teftişin olmadığı yönetimler zaman içinde yozlaşmaya mahkûmdur. Nitekim
ülkemizde de yaşanan budur. İktidar da suçludur, muhalefet de suçludur. Zaten memleketi
bu hale onlar getirdiler. Bugüne kadar siyaset adına tiyatro oynadılar. Kişisel
meseleler ile birbirini ötekileştirerek, vatandaşı oyaladılar.

Türk siyasetinin ombudsmanı merhum Süleyman Demirel
"Tencerenin düşüremeyeceği hükûmet yoktur"  derken önemli bir saptama yapıyor. Yıllardır
siyasi tercihlerine kuş kondurmayanlar bugün nefret söylemleri geliştirmişse,
ana sebebi mutfaktaki ateştir. Evet, ateşin mutfağın bacasını sarması bir günde
olmadı. Neredeyse hanede görmezden gelinen yangın, en son mutfağı sardı. Tencere
siyasetin dengelerini değiştiriyor. Artık ne iktidarın ne de muhalefetin
tencereyi kurtarması mümkün değildir.

Ak partinin 18. yılında domates, patlıcan, soğan, sivri
biberi konuşuyoruz. Meyve ve sebzeler el yakıyor. Sadece tüketici mi, hayır
esnaf da kan ağlıyor. Alışveriş olmayınca, durgunluk ekonominin belini kırıyor.
Bu defa vatandaş hesap sormaya başladı. Seçmen çözüm istiyor, kuru sözler onu
tatmin etmiyor. Seçmen proje istiyor, ikna olmak istiyor.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) İBB başkan adayı Selim
Kotil, Prof. Dr. Haydar Baş beye ait olan Milli Ekonomi Modelinden hareketle
çözüm projeleriyle geliyor. Her defasında Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu'na
hodri meydan diyor. Çıkın karşıma diyor varsa projeleriniz konuşalım tartışalım
diyor. Vatandaş zaman kaybetmesin, çözümü olanı seçsin diyor.

Son günlerde sosyal medyayı sallayan videolara şahit
oluyoruz. Bakınız Sayın Binali Yıldırım’a seçmen sürekli Selim Kotil soruları
soruyor. Artık vatandaş kurtarıcısını arıyor. Aslında vatandaş bu soruları ile
projen var mı diye soruyor. Görülen o ki, tek projesi olanlar BTP’li belediye
başkan adayları.

Zaten şu kadar zamandan beri seçmenin gerek iktidar
olarak gerekse muhalefet olarak fırsat verdiği partilerin eseri değil mi bugün
düştüğümüz kaosun sebebi. Laf ebeliği ile bunu örtemezler. "CHP denince akla
gelen sadece yokluk ve kuyruktur" diyorlar doğrudur, Ak parti hükümetinin
de sonu bu olmadı mı? Hem de kotalı kuyruklar oluşmadı mı? 26 milyon haciz
dosyası bu iktidar-muhalefetin eseri değil mi?

Bugüne kadar üstü kapatılan, basın yayın tarafından karartma
uygulanan Haydar Baş hoca ve BTP sahada iltifat alan, yükselen bir yıldız. Her
ne kadar BTP dışındaki partiler masa başı ittifak yapmış olsalar da, seçmen
nezdinde bu ittifak gerçekleşmemiştir.

Seçmenin ittifak yaptığı lider Prof. Dr. Haydar Baş ve adaylarıdır,
BTP'dir.